Türk edebiyatının saygın isimlerinden biri olan Süha Oğuzertem, yaşadığı trajik bir yangında hayatını kaybetti. 50’li yaşlarının ortasında olan yazar, edebiyat dünyasında derin izler bırakmış eserleriyle tanınıyordu. Oğuzertem, nitelikli romanları ve derin karakter analizleriyle okuyucularının gönlünde taht kurmuştu. Edebiyat hayatına alev alev bir tutku ile yanarak başlayan Oğuzertem’in ani ve trajik kaybı, sadece ailesi ve sevenleri değil, tüm edebiyat camiası için büyük bir yıkım oldu.
Oğuzertem’in hayatını kaybettiği yangın, Zeytinburnu’ndaki evinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, yangın sabah saatlerinde henüz kimse uyanmamışken çıktı. Sebebi henüz netleşmeyen yangın, kısa sürede evin büyük bir bölümünü sardı. Olayı fark eden komşular, hemen itfaiyeye haber verdi fakat alevler, itfaiye ekipleri gelene kadar büyük bir hasara yol açtı. Oğuzertem, acil durum ekiplerinin müdahale ettiği esnada evinde bulunmaktaydı ve yoğun duman nedeniyle hayati tehlike geçirdi. Yazar, hastaneye kaldırıldığında doktorlar tarafından yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Süha Oğuzertem, Türk edebiyatına kazandırdığı eserlerle hatırlanacak bir isimdir. Romanları, insan ilişkileri ve toplumsal olaylar üzerindeki derin gözlemleriyle doludur. Eserlerinde genellikle karakterlerin içsel çatışmalarını işlerken, okuyucularına hayatta karşılaştıkları zorlukların üstesinden nasıl geleceklerine dair ilham vermiştir. “Kayıp Zamanın İzinde” ve “Bir Yalnızlığın Hikayesi” gibi romanları, edebiyat otoriteleri tarafından büyük beğeni toplamış, birçok ödül kazanmıştır. Oğuzertem’in eserleri, yalnızca birer roman olmanın ötesine geçerek, okuyucularının düşünme biçimlerini değiştirmiştir.
Son olarak, edebiyat dünyasında büyük bir şok etkisi yaratan bu talihsiz olay, Süha Oğuzertem’in kitaplarına olan ilginin yeniden artmasına sebep oldu. Kitap satışları, yazarın geçen hafta çıkan yeni kitabıyla birlikte büyük bir ivme kazandı ve okuyucular, Oğuzertem’in eserlerine ulaşmak için kitapçıları doldurdu. Oğuzertem’in kaybı, sadece bir yazarın hayatının sona ermesi değil, aynı zamanda Türk edebiyatının önemli bir parçasının da yok olması demektir.
Süha Oğuzertem, edebiyat dünyasına damgasını vuran bir isim olarak hafızalarda kalacak. Hayatının kaybı, sevenleri için tarifsiz bir acı ve yas sürecinin başlangıcı olurken; onun eserleri, gelecek nesillere ilham vermeye devam edecek. Yalan, dostluk, yalnızlık, sevgi ve hayal kırıklığı gibi temaları ustalıkla ele alan Oğuzertem, Türk edebiyatında kalıcı bir miras bırakmayı başardı. Her ne kadar hayatını kaybetmiş olsa da, eserleri Türk edebiyatının unutulmazları arasında yerini alarak yaşamaya devam edecektir.
Süha Oğuzertem’in ardından geriye kalan eserleri, okurların zihinlerinde geçmeyecek bir etki yaratmış, birçok genç yazara ilham kaynağı olmuştur. Hem edebiyatçıların, hem de edebiyatseverlerin kalplerinde bıraktığı bu derin boşluk, zamanla daha da belirginleşecektir. Oğuzertem'in hayatıyla ve eserleriyle ilgili anı ve hikayelerin paylaşılması, onun anısını yaşatmak açısından büyük bir önem taşımaktadır. Herkes tarafından hayal kırıklığı ile karşılanan bu kayıp, bir dönemin sonunu da simgeliyor gibi görünüyor.